Öncelikle Dünya‘nın üzerindeki topografik şekiller ve kendi ekseni etrafındaki hareketi nedeniyle düzgün bir geometrik şekli yoktur, tam yuvarlak değildir. Ekvatordaki yarıçapı kutuplardakinden daha fazladır. Kutuplardan basık, ekvatordan şişik özel küresel geometrik şekle Geoit, yani Dünya Şekli denir. (Geo eski Yunancada Dünya anlamına geliyor.)
Dünyanın Geoit şekli Kütle Çekim Kuvvetinden kaynaklanıyor. Kütleler diğer kütleleri çekiyor. Bilgisayarın, araban, evin gibi küçük objelerin kütle çekimleri çok düşük. Ancak milyonlarca tonluk kütleleri düşündüğünde kütle çekim kuvveti çok fazla. Bu büyük kütlelerin kütle çekimleri küreleri oluşturuyor. 1.000 kilometreden fazla boyutlu kütleler çekim kuvvetlerinden dolayı küre şeklini alıyor.
Uluslararası Astronomi Birliği 2006‘da bir kütlenin gezegen olabilmesini şöyle tanımlıyor.
- Boyut olarak 1.000 kilometrenin üzerinde olmalı,
- Güneş etrafında dönmeli,
- Yörüngelerindeki bütün küçük objeleri temizlemiş olmalı
- Kendilerine küre şeklini verebilecek yer çekimleri bulunmalı.
Peki biz dünyayı neden yuvarlak görmüyoruz?
Ortalama bir insanın göz yüksekliğini 2 metre varsayalım. Bu varsayımdan yola çıkarak ufka baktığımızda ufuk çizgisini yaklaşık 5 kilometre uzaklıkta görüyoruz. Yani gözümüzden yerkürenin yüzeyine bir teğet çizersek, teğet noktasına uzaklığımız 5 kilometre. Bu 5 kilometre mesafe boyunca 2 metrelik bir kavis yükseklik farkını gözümüz maalesef algılayamıyor ve düz ufuk çizgisini düz olarak görüyor.
Ancak yerden yükseldikçe, örneğin bir uçakla havalandıkça gözümüz bu kavisi ve yükseklik farkını algılayabiliyor. 😉
Afiyetle, keyifle, sağlıkla, Datça’da…